12 Ekim 2009 Pazartesi

Elbruz Bilge

elbruz bilge..
gıyaben tanıdım.. aynı okulda olmaktan ve ortak arkadaşlarımız olmasından başka da bir ortak yanımız yoktu.. ne aynı odada bulundum, ne de aynı evde.. devrem değil, kardeşim değil, abim değil.. sadece gsüfestte bir kez ondan bira almışlığım ya da buna benzer bir şeyim var.. tek cümlelik..

dün okulda töreni vardı.. seveni, sevmeyeni, tanıyanı, tanımayanı herkes oradaydı.. kardeşi de.. öz kardeşi.. tek bir cümle kurdu, kurabildi esasen.. "abimle benim hiç anım olmadı".. elbruz, kardeşi 9 yaşındayken galatasaray lisesini kazanmış ve o günden sonra kardeşiyle iki farklı şehirde yaşamaya başlamış.. hep arkadaşlarından bahsetmiş, lisesinden, üniversitesinden, devresinden, ıvırından kıvırından... kardeşi sırf abisiyle anısı olabilsin diye galatasaray üniversitesine girmek istiyormuş... sırf anısı olabilsin, sırf abisiyle eğlenebilsin, gülebilsin, dertleşebilsin diye.. ve sen sevgili minibüsçü kardeşim, sen bütün bu tablonun ortasına sırf 3 kuruş daha az benzin harca, 3 saniye daha az zaman harcayıp 5 kuruş daha fazla para kazan diye kocaman bir çizik attın!!! yakıştı mı delikanlı(!)ya?? hem de kaçıp gitmişsin!!!!

22 yaşında, genç bir adam.. bilgili, kültürlü, yakışıklı, neşeli, kıl, yün... tek suçu kaldırımda efendi gibi kırmızı ışığın kendisi için yeşile dönmesini beklemek mi lan???? bu mu yani??? bu kadar mı ucuz??? ben o ışıklardan günde bilmem kaç kez geçiyorum!!!! senin arkadaşların benim de üzerimden geçicek mi bi gün ha minibüsçü kardeş????

30.09.2009
beşiktaş